Engelli Bir Gencin Hayali Gerçek Oldu

Erkan, 17 yaşında bir lise öğrencisiydi. Bir trafik kazası sonucu bacaklarını kaybetmiş ve tekerlekli sandalyeye mahkum olmuştu. Hayatı birden değişen Erkan, kendini yalnız ve mutsuz hissediyordu. Kardeşleri Sevgi ve Serkan ona destek olmaya çalışsalar da, Erkan eskisi gibi arkadaşlarıyla vakit geçiremediği için sıkılıyordu.

Erkan’ın en büyük hayali uçmaktı. Küçükken hep uçaklara bakar ve onlar gibi gökyüzünde özgürce dolaşmayı isterdi. Ama tekerlekli sandalyesi yüzünden bu hayalinden vazgeçmişti. Bir gün okulda bir ilan gördü. Okulun havacılık kulübü yeni üyeler arıyordu. Erkan havacılığa ilgi duyuyordu ama tekerlekli sandalyesi yüzünden başvuramayacağını düşündü. Kulüp başkanı olan Murat ise onu fark etti ve yanına gelerek konuşmaya başladı.

“Merhaba, ben Murat. Havacılık kulübümüze katılmak ister misin?” dedi gülümseyerek.

Erkan şaşırdı. “Ben mi? Ama ben tekerlekli sandalye kullanıyorum.” dedi.

Murat umursamadı. “Olsun, bizim kulüpte herkes kabul edilir. Senin gibi meraklı birini kaçırmak istemem.” dedi.

Erkan bir an tereddüt etti ama sonra Murat’ın ısrarına dayanamayarak başvuru formunu doldurdu. Böylece havacılık kulübünün bir parçası oldu.

Erkan ilk başta kendini yabancı hissetse de, zamanla kulüpteki arkadaşlarıyla kaynaştı. Onlar onu olduğu gibi kabul ettiler ve tekerlekli sandalyesini bir engel olarak görmediler. Erkan da onlara karşı güven duymaya başladı ve havacılığa olan merakını ortaya koydu.

Kulüp olarak hazırladıkları ilk etkinlik “planör uçuşu”ydu. Planör, motoru olmayan ama rüzgarla uçabilen bir hava aracıydı. Erkan planör uçuşu yapmak istedi ama Murat ona daha uygun bir etkinlik verdi: tandem paraşüt uçuşu. Tandem paraşüt uçuşu, iki kişilik bir paraşütle yapılan bir uçuştu. Erkan bu etkinliği kabul etti ve çok heyecanlandı.

Etkinlik günü geldiğinde Erkan hava alanına gitti ve Murat’la buluştu. Murat ona tandem paraşüt uçuşunun nasıl yapılacağını anlattı ve güvenlik kurallarını öğretti. Sonra da onu tandem pilotu olan Ali ile tanıştırdı. Ali çok tecrübeli ve güleryüzlü bir pilottu. Erkan’a güven verdi ve onunla arkadaş oldu.

Erkan, Murat ve Ali küçük bir uçağa bindiler ve yüksekliğe çıktılar. Erkan çok heyecanlıydı ama aynı zamanda korkuyordu da. Ali ona sakin olmasını ve keyfini çıkarmasını söyledi. Sonra da Erkan’la kendisini bağladığı tandem paraşütünü açtı ve uçaktan atladılar.

Erkan o anda hayatının en güzel anını yaşadığını hissetti. Gökyüzünde özgürce süzülüyor, rüzgarın sesini duyuyor, kuşlarla selamlaşıyordu. Ali ona manzarayı gösteriyor, bazen de akrobasi hareketleri yapıyordu. Erkan çok mutlu oldu ve bağırdı: “Uçuyorum!”

Ali gülerek cevap verdi: “Evet, uçuyorsun! Senin hayalin gerçek oldu!”

Erkan çok duygulandı ve Ali’ye sarıldı. “Teşekkür ederim Ali, sen bana hayatın güzel yanlarını gösterdin.” dedi.

Ali de ona sarılıp tebrik etti. “Rica ederim Erkan, sen çok cesursun ve azimsin.” dedi.

Erkan artık eskisi gibi yalnız ve mutsuz değildi. Tekerlekli sandalyesi onun hayallerine ulaşmasına engel olmuyordu. Aksine ona yeni fırsatlar sunuyordu. Erkan uçuşla hayat bulmuştu.